Sevgili 8. Sınıf öğrencileri, bilindiği gibi ülkemizde bir İngilizce öğrenme sorunu vardır. Bırakın ilköğretimi bitirdikten sonra İngilizce konuşmayı 4 yıllık lise eğitiminden sonra bile adam akıllı ingilizceyi öğrenemiyoruz. Bunun birkaç sebebi var ancak en temelde yatan neden zihniyettir. Biz İngilizceyi maalesef bir ders olarak görüyoruz, oysa İngilizce bir ders değil bir dildir. Ne zaman ki İngilizceyi bir dil olarak görmeyi başarırsak işte o zaman İngilizceyi öğrenmemiz önündeki en büyük engel kalkmış olacaktır.

İngilizceyi toplum olarak öğrenememizin bir diğer nedeni ise bizim dil ailesi olarak Ural – Altay dil ailesinde bulunmamız, İngilizcenin ise Hint – Avrupa dil ailesinde yer almasıdır. Dolayısıyla dil mantıkları birbirinden son derece farklıdır. Türkçe sondan eklemeli bir dilken İngilizce çekimli bir dildir. Bu dili öğrenirken bambaşka bizim dilimize hiç benzemeyen bir dünyanın içine girmeye çalışıyoruz tabi bu da hiç kolay olmuyor.

İngilizceyi öğrenememizin bir başka nedeni ise okullarda test ve gramer ağırlıklı bir eğitim verilmesidir. Bu son derece sıkıcıdır. Bir dil sizce böyle mi öğrenilir? En basidinden biz kendi dilimizi böyle mi öğrendik? Elbette böyle öğrenmedik. Günlük yaşamda dinleyerek uygulayarak öğrendik. İşte okullarda da böyle yapılmalı günlük pratik konuşmalara ağırlık verilmelidir.

İngilizce öğretiminin keisn olarak bir sorun olarak ortadan kalkmasının çok basit ve bir o kadar da radikal bir çözümü vardır. O da şudur: Bu derse Türk öğretmenler asla girmemelidir. İthal İngilizce öğretmeni girmelidir. Çözüm bu kadar basit ve nettir. Tabi bunu yapacak eleştirerelere göğüs gerebilecek güçlü bir hükumet lazım.

Soruların büyük halini görebilmek için lütfen küçük resimlerin üzerine tıklayınız.